İroni

2/25/20241 min oku

Gelip geçici bir dünyada beden gömleğini de çıkartıp gittiğin kalan tek sonsuzluğun hafıza olduğu bu evrende kalıcılık arayışı biraz da ironiktir.

En güzel, en iyi, en.......en ve enler ve dahi cümle fenomenler bundan önce olduğu gibi gelip geçmiştir. Fenomenler insanlık tarihine göre de değişir ve kapsamlıdır. Değişenlere baktığımızda sonsuzluğu görürüz. Her şey değişir. Değişim oluşumun içindeki süreçtir.

Herkesin misafir olduğu hayatta her karşılaştığımız da misafirimizdir. Hayatımıza gelen her şey bir süreliğine oradadır zirâ dünya yaşamı da zamanı içerir ancak zaman kavramı izâfidir. Bu da kişiden kişiye değişir.

İnsan öğrendikçe bırakmaya, bıraktıkça sadeleşmeye, sadeleştikçe yalınlaşmaya, yalınlaştıkça yalnızlığını sevmeye başlar. Tümden gelip tümevarmanın inceliklerinde hulyanın maddeyle değil mânâ ile ilişkisini kavramaya başlar.

Bilinç açıldıkça idrak gelişir. İdrak ise beyninin yüzde ikisini kullanan insanın üst kapasitelere çıktığı durumlarda gerçekleşir. Bundan sonrasında geriye dönüş olamayacağından insan gereksiz kalabalıklardan soyutlanır yani kutsal bir yalnızlığa evrilir tâ ki tümevarana kadar....

Zihin mağarasında karanlığın içinden geçilir. Tüm zincirler kırılana kadar... Yani kodlar ve ezcümle kendimize ait zannettiğimiz başkalarının kıyafetleri... Ayakkabıları... Kültürleri, istekleri, popüler olanlar vd.... Düşünceler, davranışlar... Öğretilmiş çaresizlikler, hüzünler, korkular... Bizle gelen bize ait olmayanlar...

Tüm fenomenler gelip geçicidir.